Cemre Akkaya
Tam da koca bir nefes almışken…
Şimdi yeniden tutuyorum nefesimi. Bambaşka isimler veriyoruz benim nefes dediğime. Kimi devam edebilmek kimiyse başlayabilmek diyor.
Mesela ben, bir çocuğun yazın sokağa çıkıp arkadaşlarıyla oynayabilme heyecanıyla bekliyorum, tekrar göğe bakıp derin bir nefes almayı. Sevdiğim bir şeye içine girip yeni keşiflere sürüklenmeyi. Yeni bir oyun okumayı, insanların gözünün içine bakınca aynı şeyin heyecanını paylaşmayı. Bir ekip olarak kocaman ilk nefesi almayı… Heyecanla bekliyorum.
Hepimizin öğrendiği şeyler var bu süreç içinde. Bize en çok da belirsizlikle mücadele etmeyi öğretiyordur belki, kim bilir?
Bu sefer beklemenin ne kadar süreceğine dair fikrimiz yok üstelik. Çünkü bu sefer kendimiz seçmedik beklemeyi… Oysa herkes hayatta bir şeyleri bekler. Birinin gelmesini, şartların değişmesini, başlamayı… Ama biliriz neyi beklediğimizi ve ne zaman beklemeyi bırakacağımızı.
Belki kimimiz yoldaydı, kimimiz yeniden yola çıkmak için cesaret bulmuştu, kimi çok yorgundu ve dinlenmek istedi. Ben yeniden yola koyulmak istemiştim. Şimdi, o zamankinden daha çok istiyorum, yola koyulmayı. Daha çok hazırım. Zaten yeterince dinlendik, öyle değil mi?
Eskiden şikâyet ettiğimiz engellerin daha büyüğüyle yüzleşiyoruz. Maddi, manevi… Belli ki bu süreç bitince daha zorlarıyla yüzleşeceğiz. Fakat her zaman yolun sonunda ışık var, her zaman mücadele etmek var yeniden, yeni şeylerle. Mücadelede olmanın bu kadar güzel olduğunu, böyle sancılı bir süreçle öğrenmek biraz zor ama olsun. Mücadele güzel şeymiş…
Bu süreç başlayıp iyice kendini gösterdiğinden bu yana aklımdan bir oyun bir türlü çıkmak bilmiyor. Godot’yu Beklerken. Bu sefer benim için Godot; başlamak, yoruldum demeden, pes etmeden, durmadan denemek, düşmek kalkmak. Ama yolun başında olmaktansa, yürümek o yolu.
Godot gelecek, geldiğinde şartlar ne olur bilmem. Daha büyük bir savaşın içine gireriz belki ama en azından savaştık deriz.
“Estragon: Ne hoş yer. Güzel manzara. Hadi gidelim.
Vladimir: Gidemeyiz.
Estragon: niye?
Vladimir: Godot’yu bekliyoruz.”
Güzel şey Godot’yu beklemek.
Peki, senin için Godot ne?